Herkesin bir kapasitesi var…
Yani çekeri…
Yapacağı ya da yapamayacağı işler.
Ticari taksilerin bu kadar çok olmadığı yıllarda.
Eskiden yük taşıyıcılar vardı.
Yani hamallar…
Hamalların da bir kapasitesi vardı.
Bu işi sürekli yaptıkları için kendilerini bilirlerdi.
Olur olmaz yükün altına girmezlerdi.
Aralarından….
Bazı hamallar hırslarına yenilip…
Taşıyamayacakları yükün altına girip sakatlanırlardı.
Ağabeyleri olan hamalların tecrübelerinden yararlanmazlardı.
Hırs yapmanın ,kazanmanın gazabına uğrarlardı.
Yani her hamalın kapasitesine göre bir çekeri vardı.
Tabi….
İnsanların olur da kentlerin çekeri olmaz mı?
Elbette onların da bir kapasitesi var.
Bugün gelinen noktada Türkiye’de bir çok kent söylemek gerekirse kendi yükünü aşmış durumda.
Ne yollar.
Ne trafik.
Ne hastane
Ne okullar vb.
İhtiyaca cevap veremeyecek durumdalar.
Nüfusun % 80-85’i kentlerde yaşıyor.
Bu…
İyi mi oldu.?
Bence hayır.
Evet…
Şehirleşmek medenileşmek demektir.
Bu doğru…
Ama…
Biz de hiç de beklenen böyle bir gelişme görülmedi.
Köyden gelenler…
Mülteciler…
Kaçak göçmenler
Üniversite öğrencileri…
Bunlar…
Karma ,türdeş olmayan sosyolojik bir yapının oluşum sürecini başlattılar.
Böylece…
Birbirini anlamayan kitle bir arada yaşamaya başladı…
Bugün kentlerde nahoş hadiselerin yaşanma sebebini burada aramak lazım.
……………………………
Eskiden fakültelerde şehir sosyolojisi diye dersler okutulurdu.
Hatta bu anlamda İstanbul Üniversitesi İktisat Fakültesinde İçtimaiyat Enstitüsü bu konu ile ilgili çalışmalar yapardı…
Karabük özellikle her yönü ile araştırmalara konu yapılmış bir yerleşim merkezi idi…
Şimdilerde şehirler ne kadar incelemelere konu oluyor bilmiyorum…
Ama böyle bir çaba varsa da bunun bugün için yetersiz olduğunu söyleyebilirim.
Çünkü sorunlu bir kentleşme süreci yaşadığımız ortada.
Şikayetler tedirgin edici durumda.
Yani…
Yaşam alarm veriyor.!
Sıkıntı had safhada…!
Yağmurların neden olduğu sel felaketleri yanlış mekanlara, yerleşme alanları kurmanın alarm zilini çaldırıyor.
Betonlaşmanın neden olduğu iklim değişiklikleri bize yaz günlerinde tehdit etmeye devam ediyor.
Söylemek gerekirse…
Kendim ettim kendim buldum şarkısını söylettiriyor.
Yani…
Görüntü var ama önlem yok.!
Bir de vatan hainlerinin saldırısına uğrayan ormanlarımızı düşündükçe…
………………………………..
Göz göre göre…
Resmen ciğerlerimiz yanıyor.!