Modern Türk toplumunun oluşumu tarihsel bir süreç içinde birdenbire gerekçeleşen bir durum değildir.
Osmanlı zamanında endüstriyel devrimi ve gelişimi tamamlayamayan yapı geleneksel/feodal olan düzenden birdenbire kurtulamamıştır.
Hala kurtulamadığı yerler de vardır…!
Sanayi devrimini gerçekleştiremeyen toplumlarda modern toplum olma yolunda ilerleme sancılı olmuştur.
Atatürk devrimleri bu sancının yaşanmasının tanıklığını yapar.
Geleneksel olandan modern olana geçişte” sanayileşme süreci “ olmazsa olmaz bir durumdur.
Çünkü toplumda değişiklik yapan olgu üretim biçiminde görülen niteliksel değişikliklerdir.
Bu değişim beraberinde kendi yaşam biçimini de oluşturmaya başlar.
Karabük bu değişimi anlama noktasında önemli bir laboratuardır.
Bunu tarihsel anlamda kavramaya çalışmak bizlere heyecan verir.
Nasıl mı?
Dizelere dökülmüş biçimiyle Karabük;
Teknokrat kenti…
Ama en önemlisi…
İşçi ve emeğin başkenti…
Modern Türk sanayinin kalbi…
Geçmişte kimlere ev sahipliği yapmamış ki… !
1932’de istasyon binası kurulurken…
İstasyonda önce lokomotif görülür.
1 Haziran 1934’te trenin ilk kara dumanı havaya karışır.
3 Nisan 1937’de Fabrikanın temeli atılır.
Ve nihayet…
1O Eylül’de 1939’da ilk üretim başlar.
Önce yabancı mühendisler gelir.
Sonra…
Yenişehir kurulur.
Köylerden gelenleri iskan etmek için 100 evler inşa edilir.
Sonra işçi açığını kapatmak için mahkumlar gelir.
Onlar için mahkum pavyonları yapılır.
1941’de hapishane kurulur.
Bekarların konaklaması için işçi pavyonları yapılır.
1 Şubat 1944’te deprem olur..
Tahta evlerin fabrika sahasına kurulması böylece gerçekleşir.
Nüfusun artması, işçi ve mühendislere duyulan gereksinim öbek öbek yeni isimlerle evlerin kurulma sürecini tetikler.:
Derevler,38 evler,50 evler,70 evler, Şirinevler, Beşbinevler derken koskocaman bir kent doğar.
Dile kolay…
Cumhuriyet medeniyeti bu…
Sonra…
% 350’leri bulan nüfus artışı sonucunda
Konut ihtiyacını karşılamak için rengarenk “kümeler” devreye girer.
Pembe küme,yeşil küme,mavi küme,İsfendiyar küme
Böylece yeni yeni mahalleler ortaya çıkar.
Ben bu yazıda Karabük’ü anlatmaya çalıştım.…
Ve son söz olarak diyorum ki…
Karabük’ü anlamak,Türk insanını anlamaktır…
Karabük’ü anlamak,Cumhuriyet’in kazanımlarını kavramak demektir.
Karabük’ü anlamak Türkiye Cumhuriyetinin geçirdiği tarihsel süreci kavramak demektir.
Yani…
Anlayana tabii ki…!